Bugün evde otururken film izlemeye karar verdik. Dün akşam gördüğümüz The Imaginarium of Doctor Parnassus Blu-Ray’i üzerine bu filmi izleyelim dedik. Film tam 2 saat süren fantastik bir şölen resmen.
Filmde rahmetli Heath Ledger başrollerden birinde oynuyor. Doktor Parnassus karakterini ise Christopher Plummer canlandırıyor. Fakat filmde Johnny Depp, Colin Farrell ve Jude Law da karşımıza çıkıyor.
Film ilk başladığında sokak sahnesinde basit bir gösteri görüyoruz ama işin mistik Doktor Parnassus boyutuyla karşılaştığımızda bambaşka bir fantastik evrenle karşılaşıyoruz. Londra’nın karanlık sokaklarından bizi alıp rengarenk bir dünyaya gidiyoruz Parnassus sayesinde. İnsanlar, gizemli bir ayna sayesinde Doktor Parnassus’un zihnine girerek kendi hayallerini yaşama fırsatı bulurlar. Kısaca hayalhane denen bu mekana insanları çekmeye çalışırlar ve bu sırada pek çok olay ters gitmeye başlar. Bu terslikler ise bir köprünün demirlerinde iple asılmış bir adamı bulmalarıyla devam eder. Fakat Parnassus’un ise başka kaygıları vardır.
Spoiler vermeden ve keyfinizi kaçırmadan kendi görüşüme değinmem gerekirse, son dönemlerde izlediğim en güzel filmlerden biri gerçekten. Dave McKean’in MirrorMask’inin ve Tim Burton’ın karanlık dünyasının bir harmanlanması gibi görebilirsiniz. Ciddi anlamda, iç dünyamı çok güzel yansıtabilmiş bir film. Kaos içindeki düzeniyle, ilginçliklerle ve daha pek çoğuyla 2 saatlik bir fantastik macera. Eğer hâlâ izlemediyseniz lütfen izleyin. Tüm fantastik severlerin kalbinde yer edecek bir film olduğunu düşünüyorum. Benden söylemesi… İyi seyirler.